İmzalama Beyanı Nedir?

Amerika Birleşik Devletleri Başkanı bir yasa tasarısını imzaladığında, imza beyannamesi verme seçeneğine sahiptir. Bir yasaya eşlik eden bir imza beyanı, 1980'lerin sonuna kadar sıklıkla kullanılmadı. O zamandan beri, Başkan Ronald Reagan , Başkan George Bush, Başkan Bill Clinton ve Başkan George W. Bush 200'den fazla imza faizsiz kredi veren bankalarbeyanı hazırladılar. Reagan'ın başkanlığından önce, imza beyanı 200 yıllık yönetimde sadece 75 kez meydana gelen az kullanılan bir taktikti.

Bir imza beyannamesi, imza beyanının beraberindeki imzalı yasadan daha önemli görülmemesi gerektiği iddia edilmesine rağmen, bir yasak beyanı yasak değildir. Ancak, bazen Cumhurbaşkanının kanunu kendi yararına yorumlamak niyetinde olduğu konusunda bir açıklama olabilir.

Örneğin, Başkan George W. Bush'un tutuklanan şüphelilere işkence yapılmasını yasaklayan 2005 McCain Tutuklama Yasası'na eşlik eden imza beyanı, Cumhurbaşkanının kendi takdirine bağlı olarak yasayı yöneteceğini öne sürerek yasayı azaltmıştır. Çoğunlukla, imza beyannamesi, yasanın Başkan'ın Yürütme yetkilerine müdahale ettiğini ve bu nedenle sadece gerektiği şekilde uygulanabileceğini öne süren bir beyan olabilir.

Aslında, ABD Başkanı, yasanın bir şekilde Cumhurbaşkanlığı yetkilerini olumsuz yönde etkilediğini düşünürse bir imza beyannamesi eklemek zorundadır. Kongre, bu yasaların ülkedeki herkese uygulanmasını tercih etmesine ve herkes tarafından gözlemlenecek bir yasa tasarlamayı tercih etmesine rağmen, imza beyannamesi, yasayı gözlemleyen Cumhurbaşkanının gerekliliğine karşı bir argüman olabilir.

İmza beyanı genellikle üç yoldan biriyle uygulanır. Yasanın yürütme organının anayasal olarak tanımlanmış yetkilerine aykırı olduğuna dair bir beyan içerebilir. Bir siyasi partiyi ateşlemek ve belli bir şekilde hareket etmeye teşvik etmek için kullanılabilir. Alternatif olarak, daha açık bir şekilde, kanunda hüküm verenler, imza beyannamesinin, yasayı yöneten hakimler tarafından yorumlayıcı olarak kullanılacağı umuduyla belirleyebilirler.

Birçok durumda, ABD Yüksek Mahkemesi, bir Başkanın imza beyanının kanunu yorumlamak için kullanılmaması gerektiğini beyan etmiştir. Aksine, hukukun yorumlanması , hükümetin yargı organının amacıdır . Ancak, bir hâkim, bir davanın hükmünde kredisiz borç parabulunan bir imza beyannamesini görmezden gelmek zorunda değildir.

Yürütme kolunun yasama organı iline olan imza beyannameleri aracılığıyla müdahalesine ilişkin kaygı, imza beyanının potansiyel gücünü gerçekten de ortadan kaldıracak bir tasarının ortaya çıkmasına neden olmuştur. 2006 yılında önerilen Başkanlık İmzalama Beyannamesi, yargıçların ifadeleri yetki olarak imzalamayı düşünmesini yasaklayacaktır. Aynı zamanda Temsilciler Meclisi'nin veya Senatonun bir Cumhurbaşkanının imza beyanına itiraz etmesini ve gerekirse, anayasaya aykırı beyan edilmesi için dava açılmasını da sağlar.

Birçoğu, imza beyanının , ABD hükümetinin damgasını vurduğu varsayılan güç dengesinin tahıllarına karşı gittiğini iddia ediyor . Başkanın siyasi partisinin bir üyesinin bu yasa tasarısını tanıttığı belirtilmelidir. Bu daha az partizan bir mesele ve daha basit olarak hükümetin herhangi bir kolu tarafından tutulan siyasi gücün boyutuyla ilgili bir yorumlama meselesi.